adscode
adscode

Şimşek mesajların hedefi neydi

YENİ Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşekin görevi devralır almaz yaptığı ilk konuşma gündemin başına oturuverdi

Ne yalan söyleyeyim... Şimşek’in sözleri kendisini yıllardır takip eden bir ekonomi gazetecisi olarak beni hiç ama hiç şaşırtmadı.

Mehmet Şimşek’in böyle bir konuşma yapması gerekir miydi, derseniz... Cevabım kesinlikle ‘evet’ olur. Çünkü piyasalar, iş dünyası, ekonominin diğer aktörleri hatta vatandaşlar ciddi bir mesaj beklentisi içindeydi. Gelin şimdi o mesajları ve hedeflerini analiz etmeye çalışalım. İşte o mesajlar:

- Önümüzdeki dönemde şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluk temel ilkelerimiz olacak.

- Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeceği kalmamıştır. Kurala dayalı, öngörülebilir bir Türkiye ekonomisi, özlenen refaha ulaşmamızda anahtar olacak.

- Küresel zorlukların, jeopolitik gerginliklerin arttığı bir konjonktürde kurumsal kalite ve kapasitemizi güçlendirerek, makro-
finansal istikrarı önceliklendireceğiz. Vakit kaybetmeden orta vadeli program çalışmalarımıza başlayacağız.

- Sürdürülebilir yüksek büyüme için mali disiplinin tesis edilmesi ve fiyat istikrarının sağlanması temel hedefimiz olacaktır.

- Orta vadede enflasyonun yeniden tek haneli rakamlara düşürülmesi, her alanda öngörülebilirliğin arttırılması,
cari açığı azaltacak yapısal dönüşümün hızlandırılması ülkemiz için hayati önem taşımaktadır.

- Uygulanacak maliye politikası ve yapısal reformlarla, Merkez Bankası’na enflasyonla mücadelede destek olmak temel politikamız olacak.”

Bu mesajların sadece içeriye yönelik, bakanlığın ilk günleri için söylenmiş popülist ifadeler olduğunu düşünmüyorum. Mehmet Şimşek’in mesajlarının ilk hedefinin Türkiye’den çok dışarıya yönelik olduğuna eminim. Türkiye gündemdeki ekonomik endişelerinden kurtulmak istiyorsa son dönemde görmezden geldiğimiz yabancı yatırımları hatırlamamızda fayda var. Türkiye’nin büyümesi için doğrudan yabancı yatırımlara ihtiyacı var. Son yıllardaki teşvik ve çabalara rağmen doğrudan yabancı yatırımlar potansiyelin altında bir seyir izliyor. Tam da bu noktada Mehmet Şimşek’in sözlerindeki “şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluk” ifadelerinin önemi ve hedefi dikkat çekiyor.

İlk Yorumu Siz Yapın

Gönder