adscode
adscode

Yargıdan örnek karar

253 bin dekar tarım arazisi sanayiye açılamaz

TEKİRDAĞ’ın Ergene İlçesi, Karamehmet Mahallesi (köyü), Marmaracık Mevkisi’nde bulunan 2530 dekar tarım arazisi üzerinde PAKOP Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kurulmasına ilişkin işlemin iptali için TMMOB ZMO tarafından açılan davayı gören Tekirdağ 1. İdare Mahkemesi; İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz yolu açık olmak üzere yürütmeyi durdurma kararı aldı.

Uzun süredir bölge halkı, çevreciler, sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerin çevresel etkilerini dile getirerek itiraz ettiği proje için Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) süreci ile ilgili ve Çevre Düzeni Planı’nda (ÇDP) yapılan plan değişikliği ile ilgili davalar da devam ediyor.

Trakya Platformu Yönetim Kurulu Üyesi Murat Sevgi, “Türkiye’nin önemli bir tarım havzası olan Trakya’da katma değeri yüksek, çevresel zararı düşük projeler yerine kirletici özellikleri olan, su tüketimi yüksek sektörlerin yoğunlaşması çevreciler tarafından planlama çelişkisi olarak görülüyor” dedi.

Sevgi, açıklamasında “İklim değişikliği ve kuraklık gibi sorunların etkileri görülmeye başlanmışken meralar, tarım alanları, su havzaları gibi kaynaklar mutlaka koruma altına alınmalı” diye belirtti. Geçtiğimiz yıllarda “Trakya Tarım Toprakları Tarımsal SİT Alanı Olsun” denilerek başlatılan kampanyayı bölge milletvekilleri imzalamış ve TBMM’ye sunmuştu ama bir sonuç alınamamıştı.

GÜNÜN SÖZÜ
DEVLET MÜFETTİŞİNİ KAPTIRIYOR

DEVLET, yetişmiş müfettişini özel sektöre kaptırıyor. Her yıl milyarlarca lira vergi kaçağını tespit eden vergi müfettişleri, özlük hakları iyileştirilmediği için özel sektöre kaçıyor. Denetim elemanlarının meslekte yetiştirilmelerinin uzun yıllar sürdüğü ve büyük maliyetlere neden olduğu dikkate alındığında, kaybın devletimize vereceği zararlar çok daha iyi anlaşılacaktır. Yılda milyarca lirayı devlete kazandırdıkları hiç hesap ediliyor mu?” (Vergi Müfettişleri Derneği)

CHP’DE DELEGE SEÇİMLERİ ‘SAKİN’ GEÇİYOR, KAVGA KURULTAYA DOĞRU BAŞLAR

CHP
’de seçim yenilgisinden dolayı yaklaşık 4 yıldır ertelenen kurultay yapma kararı ile ilgili süreç nasıl işliyor? Eski ‘hizipler’ nedeniyle delege seçimleri ve kongreler kavgalı geçerdi. Biz bu süreci hatırlatmak istiyoruz.

Kurultay takviminin başlamasının ardından mahalle, ilçe ve il kongreleri yapılacak. Tüm kongrelerin 15 Ekim’de tamamlanması öngörülüyor. Kurultay günü tam belli olmamasına karşın 29 Ekim olarak konuşuluyor.

Bir vurgulama yapalım; Türkiye genelinde CHP üye sayısı artmıyor yani genel olarak eski üyelerle bir seçim süreci olacak. Genel Merkez’de şu hesaplanır: İstanbul, Ankara, İzmir vb. gibi kurultay delege sayısı yüksek olan büyükşehirlerin, hangi il başkanı, belediye başkanı ve milletvekilleri bize ‘tulum’ olarak kurultay delegelerini getirebilir, hesap budur. Seçim sürecinde belediye başkanları, bölge milletvekilleri, Genel Merkez yöneticileri, il başkanları etkin olacak. İlk kademe mahalle delegelerinin seçimi şöyle olur; o mahallede ağırlıklı üyelerin partiye kaydını sağlayan kişiler mahalle sorumlusu olur, bir liste çıkarırlar, katılım çok düşük olur ve o liste kazanır, listeyi çıkarırken Belediye Başkanı varsa kesin onayı alınır, o ilçenin belediye başkanı olmasına gerek yok, belediye başkanları yöresindeki ilçelere etki ederler. İkinci kademe ilçe başkanı ve il delegelerinin seçiminde, yine burada aynı aktörler devreye girer, il delegeleri kendi istedikleri ve söz dinleyen kişileri seçtirirler. Üçüncü kademe il başkanı ve kurultay delegeleri seçimi yapılır .

İlk Yorumu Siz Yapın

Gönder