Bakan Kirişci'nin canlı yayında öne çıkan sözleri:
Ben şahsınızda A Haber ailesine şükranlarımı sunmak istiyorum çünkü sizler aracılığıyla bu paylaşımın yapılıyor olması çok önemli çok anlamlı. Bizler her ne kadar varsayalım ki helikopterle ilgili veya kent tarımıyla ilgili veya kapalı dikey tarımla ilgili hangi konular olursa olsun onların ayrı ayrı bağlantılar kurulup ele alınmış olmasını ben gerçekten bunu unutamam müteşekkirim. Burada kritik konu tarımın kendisi aslında. Bizim bakanlığımızın iki önemli alanı var tarım ve orman. Bunu da dolayısıyla tarımı göz ardı edebileceğimiz bir sektördür diyemeyeceğimizi zaten 3-4 yıl öncesinden başlamıştı bir kuraklık devamında pandemide gördük bir anda tedarik zincirleri üretim zincirleri kırıldı sonrasında da Rusya – Ukrayna savaşı gündeme geldi. Ve herkes tarım önemliymiş dedi. Halbuki biz tarımın önemli olduğunu anlatmaya çalışıyorduk.
DÜNYAYI RAHATLATAN LİDER
Keşke dünya bunu yaşamamış olsaydı ama dünyayı rahatlatan lider Sayın Cumhurbaşkanımız gerçekten burada almış olduğu o başındaki lider diplomasisi sayesinde almış olduğu o sorumluluk üstlendiği o sorumluluk ve devamında da aksiyonla birlikte dünya şöyle bir nefes aldı. O kadar önemli ki insanlar belki çoğu şeyin farkında değil. Sadece 626 adet dün itibariyle geminin oradan geçmesi 16.8 milyon ton tahıl başta olmak üzere bazı ürünlerin o koridordan geçmesi meselesi değil aslında onun sayesinde enerjide de bir rahatlama oldu, emtia fiyatlarında da bir gerileme oldu.
Siz düşünün gıda krizi var gıda krizinin olduğu bir ülkede fabrikada insan çalıştıracaksın nasıl çalıştıracaksınız? Mümkün değil. Dolayısıyla gıda krizi diğer sektörleri de olumsuz manada tetikleyebilecek bir şeydi. Tahıl koridorunu ben Türkiye tarihinin belki de en önemli kilometre taşlarından biri olarak görmek gerektiğini ifade etmek istiyorum. Türkiye'de ürün çeşitliliği arttı. Gelir koruma poliçesi ile üreticiyi koruyoruz. Verimli ve rekabetçi tarım politikası yürütüyoruz. İHA teknolojisi ile yangınlara müdahale ediyoruz.
İzmir'den canlı yayına bağlanan A Haber muhabiri Sefer Ayçe orman yangınlarına dikkat çekti ve orman yangınlarından sonra devletin bölgedeki yeşillendirme faaliyetlerinden bahsetti. Orman yangınlarından zarar gören alanlara 525 milyon fidan dikildi. Sefer Ayçe'nin konuğu olan İzmir Orman Bölge Müdürü Zafer Derince, "Bornova'da 2009 tarihinde bir yangın meydana geldi. O zaman ekiplerimiz buraya hemen müdahale etti ancak çok sıcaktı ve aşırı rüzgar vardı. 6 saat içinde burada 175 hektar alanda yangını kontrol altında aldık." dedi.
Daha dumanlar tüterken ekiplerin bölgeye girdiğine dikkat çeken Zafer Derince, "Sahayı boşalttık. Buraya yaklaşık olarak 100 bin adet fidan dikildi. 300 kilogram tohum ekildi. Her sene buraların bakımları yapıldı. Şu anda ağaçlarımız büyüdü ve bu halini aldı. Ağaçlarımızın boyu 4 metreyi çapları 16 santimi buldu. Buralara ev yapılmadı. Mevzuat gereği zaten bunlara müsaade edilmiyor. Yanan hiçbir orman alanının 1 metrekaresi dahi boş bırakılmaz." dedi.
Derince, "Kimse burayı işgale cesaret edemez. Burası İzmir'in nefes aldığı yeşil bir alan buralara rağbet çok fazla ancak 1 metrekaresi bile boş kalmadı. Her taradı ağaçlandırıldı ve tohum edildi. Foça yangınında da gereken tüm adımları attık. Orada da hiçbir yer işgal edilmedi. Orası da yemyeşil hale geldi." sözlerini kullandı.
610 farklı türde 257 milyon adet fidan üretildi. Peki bunlar nasıl yapıldı? Trabzon Orman Bölge Müdürü Emin Yılmaz, A Haber muhabiri Ahmet Çağlar Yıldırım'a şunları söyledi:
Faaliyetlerimizde kullandığımız gereçleri biz kendi fidanlıklarımızda üretiyoruz. 2022 yılında Türkiye'de 610 türde 257 milyon türde üretim yaptık. Bunları ağaçlandırma ve diğer faaliyetlerimizde kullandık. Of'ta bulunan fidanlığımızı büyük bir merkez.
Geçtiğimiz yıl bölge müdürlüğü olarak burada 5,5 milyon fidan üretimi yaptık. Bunları kendi ihtiyaçlarımız da kullandı. İhtiyaçlara göre diğer bölgelere de gönderim yaptık. Of'ta biz 120 fidan türü üzerinde üretim yapıyoruz. Doğal türler üzerine yola devam ediyoruz. Ladin, kayın, sarıçam ve göknarın üretimlerini yapıyoruz. Piyasanın ihtiyaçlarına çözüm olacak türleri de üretiyoruz.
Karadeniz'in en büyük fidanlığı burası. 7 ilin ihtiyacını karşılıyoruz. Burada tohum ekerek fidan haline gelene kadar gelişimi takip ediyoruz. Buradan sonra tabi ki gelişime göre aktarımlar yapılıyor. Fidanlar 1 yaşından sonra büyük kaplara geçiş yapıyor ve gelişimleri sürüyor.
GÜBRE DESTEĞİ KAÇ KAÇ LİRA OLDU?
Gübre desteği ürün bazında yüzde 130-163 arasında arttı. Peki yapılan çalışmalar neler? Malatya İl Tarım ve Orman Müdürü Tahir Macit:
Pandemiden sonra gıda çok önemli konuma geldi. Üretmek zorundayız. Rusya – Ukrayna savaşında da üretemeyenlerin daha zor duruma düşeceği biliniyordu. Çeşitli çözümlerle bu aşılmaya çalışıldı. Dolayısıyla biz üretmek zorundayız. Çiftçilerimize bütün desteklerin önü açıldı. Çiftçilerin üretimi için gübre çok önemli. Gübreye de destek hibe desteği.
Geçmiş yıllarda gübre ve mazot desteği nakdi olarak veriliyordu. Bu sene mazot ve gübre ayni olarak ödenmeye başlandı. Gübre ve mazota ihtiyacı olan çiftçilerimizin hesaplarına 200 bin lira para tanımlandı. Bunun 100 bin lirasıyla gübre alabilecekler ve üretimde ödeyecekler sıfır faizli. 100 bin lirasını da nakit olarak alabilecekler. Bu üretimin artırılması için. Gübrede ne kadar bir artış oldu? Özellikle ilimizde geçen yıl 18 milyon 400 bin TL destek verildiği halde şimdi 72 milyon 500 bin TL'ye çıkarıldı gübre desteğimiz. Bu çok büyük bir miktar.
Örtüaltı üretimine (sera) yönelik verilen desteklerle ilgili Kumluca Ziraat Odası Başkanı Hidayet Kökçe A Haber mikrofonlarına şunları söyledi:
Seracılık buradan başladı ve buradan yayıldı. 1957 yılında ilk domates üretimi ile bu süreç başladı. 90'lı yıllardan sonra çok hızlı bir tırmanışa geçti. Ortalama olarak şu anda 55 bin dönüm kapalı üretim yapılıyor.
Burada sağlık-gıda olarak üretim olarak iç ve dış piyasaya yönelik üretimler yapıyoruz. Çok ciddi şekilde ihracat yaparak ülke ekonomisine destek sağlıyoruz. Burada 150 bin kişiye ekmek teknesi olan bir üretim sistemi var burada. Burası aynı zamanda gıda tedariğini de tamamlayan bir ilçe.
Aralık ayının 12'sinden gece saatlerinde yaşanan sel felaketinden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bakanlara talimat vererek onları buraya gönderdi. Onları hepsi buradaydı ve bize destekçi oldular. Devlet-millet el ele askeri ve polisiyle birlikte ciddi bir çalışma yaptık. Burada hep birlikte her türlü zorluğun altında kalabileceğimiz gösterdik. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da her zaman desteklerini bize hissettirdi. Çiftçimize can suyu olacak şekilde 40 milyon lira destek sağlandı. Bu paraları dağıtımları yapıldı ve hesaplara paralar geçti."
Gönder