"Sözlerimin başında bütün gazetecilerimizin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü tebrik ediyorum. Gazi Mustafa Kemal, Sakarya Meydan Muharebesi için "çok kanlı" savaş terimini kullanmıştı. Bu savaş çok kanlı bir savaştı. Sakarya Savaşı istiklal umudunu yeşertmişti. İsmet Paşa kendine intikal eden raporlardan etkilenmiş, orduyu gerilerde sağlam bir hatta çekerek savunma yapılmasını teklif etmişti. Fevzi Paşa ise bu düşünceyi reddetti. Nitekim dediği gibi de oldu, zafer Türk milletinin hanesine yazıldı. 102 yıl evvel adım adım savunma stratejisiyle Cumhuriyet'e giden yolların taşları döşenmişti.
Bugün de adım adım 2023 stratejisiyle Cumhuriyet'in 100'üncü yılına giden sürecin hazırlıkları yapılmaktadır. İstesek de istemesek de hayatın ve siyasetin doğasında yer etmiş çetin mücadelelere zaman zaman maruz ve muhatap kaldığımız gerçekler arasındadır.
53 yılını geride bıraktığımız siyasi mücadelesinin her etabı zorluklarla geçmiştir. Elbette bu kutlu yolculuk ikna edilmişlerle değil, inanmışlarla yürünmüş bundan sonra da böyle olacaktır. Aka karışmayıp tavaya bulaşmayanlarla, balkından seyredip suya sabuna dokunmayanlarla ne can beraber olacak ne beraber gidilecektir. Bizim siyasetteki gayemiz Türk milletinin hayatta muhafazasıdır.
"İĞRENÇ OYUNU GÖRÜYORUZ"
Bu yıl içinde yapılacak seçimler için vakit daraldıkça, zaman kısaldıkça hain proje elemanları, oyun uşakları birer birer deşifre olmaktadır. 2023 yılı bir turnusol kağıdı gibi her melaneti açığa çıkaracaktır.
Türkiye'nin önünü kesmek, ayağına zincir vurmak, yapılanı yıkmak, yatırımı baltalamak amacıyla faal halde olanlar aynı kuyrukta sıraya girmişlerdir. Husumet cephesi kalabalık ve karanlıktır. Seçime kadar her türlü provokasyonun sahnelenmesi muhtemeldir. Saros'un uşakları, FETÖ'nün itleri Cumhuriyet'in 100'üncü yıldönümünü sekteye uğratmak amacıyla zillet ittifakının yanında hizalanmışlardır.
İğrenç oyunu görüyoruz, beşinci kol faaliyetinin farkındayız. And olsun alayına Türk'ün gücünü göstereceğiz. Türk milletiyle uğraşmanın, MHP ile Cumhur İttifakı'na saldırı pozisyonuna geçmenin bedelini ağır ödeteceğiz.
ALTILI MASANIN ADAYI
Yaklaşık 9,5 saat toplantı yapıp da Cumhurbaşkanı'nı tespit edemeyen zillet partileri bir bakıma iflas bayrağını çekmişlerdir. İnsan merak etmeden duramıyor; bugüne kadar ne görüştünüz, neyi konuştunuz?
Altılı masanın adayı şayet Cumhurbaşkanı olursa Türkiye'yi birlikte yöneteceklermiş. Bu nasıl bir kafadır? Doğru kararlar üretmeye yatkın bir demokrasi siyasetin vazgeçilmez ilkesidir. Serok Ahmet'in itirafı altılı masanın perişanlığını resmetmiştir. Zillet ittifakının tüm tezleri çürümeye terk edilmiştir. Koltuk krizi, yetki karmaşası, rant paylaşımı maskelerini düşürmüştür.
Hiçbir zillet partisinin Türkiye'ye hizmet gibi bir derdi, özlemi, gayesi, niyeti yoktur. Zillet ittifakı bir alternatif değildir. Zillet ittifakı yerli ve milli hiç değildir. Milletimiz bunların asıl yüzlerinin farkındadır.
MHP ne zaman itibar ve iftira suikastlarına uğrasa, saman altından su gibi yürütülmek istenen bir tertip, bir plan devreye alınmaktadır. Bize yönelik saldırılarla aziz milletimizi hedef alan hazırlıklar yakın benzerlikler taşımaktadır. MHP, Türk milletinin son kalesi, son siperidir. MHP'yi akıllarınca meşgul ettiklerini zannedenler Türkiye'nin ve Türk milletinin kuyusunu kazmak isteyen işbirlikçi güruhtur.
BABACAN'IN AÇIKLAMALARINA TEPKİ
Londra tefecilerinden, New York bankerlerinden ilhamını alıp, İngiliz Muhipler Cemiyeti'nin günümüz ayağına talip olan DEVA Partisi'nin başındaki zat anayasayı tartışmaya açma cüreti göstermiştir. Anayasamızın 66'nci maddesini yeniden ele almayı teklif etmiştir. Bu tulumba partisinin tanıtım başkanı da 'Türklüğü çıkarıyor musunuz' soruna 'Doğru' cevabını vermiştir. CHP'den, İYİ Parti'den ses çıkmamıştır. Bu başkanı Türklüğün nesi rahatsız etmektedir? Türklüğü Anayasa'dan çıkarmayı cesedimizi çiğnemeden nasıl başarılacak? Zillet ittifakının her bir ortağı aynı görüşte midir?
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na danışmanlık yapan bölücünün parti genel merkezinde Türk bayrağını kaldırması sadece skandal değil suçtur, cinayettir. Bunlar bayraksızdır, bunlar milliyetsizdir, bunlar cibilliyetsizdir. Türklüğü Anayasa'dan ayıran şerefsiz henüz anasından doğmamıştır.
MHP'yi sosyal medyaya yuvalanmış trol teröristler eliyle fitneye çekmeye çalışan vatansız, namussuzlara, namertlere müsaade etmeyeceğiz.
"TEK BAŞINA KALSAM DA..."
Menfur bir cinayetin içine pirüpak gibi arkadaşlarımızı çekmeye çalışanlara tamam demeyeceğiz. Sabrın boyun eğmek değil, mücadele etmek olduğunu göstereceğiz. Çakal olup bozkurda diş gösterenler, densizin devesi gibi ötenler şunu unutmasınlar ki; tek başına da kalsam davayı çiğnetmeyeceğim. Tek bir ülküdaşımı ezdirmeyeceğim, sonu ölüm de olsa surda gedik açtırmayacağım. Bir cinayet üzerinden kurgu yapanlara haykırıyorum ki adayımız belli, kararımız nettir.
Davamız dualıdır, Türk milletinin hasıdır. Siyasetteki şehitlik anıtıdır, Turan ülküsünün eğilmeyecek duruşudur. MHP'yi suç örgütleriyle ilişkilendirip Türkiye üzerindeki hain projelerini hayata geçirmeye heveslenenlerin sonuna kadar karşısındayız.
SİNAN ATEŞ CİNAYETİ
Madem herkes sırasını savdı, herkes taşları döktü, şimdi söz sırası bize gelmiş demektir.
MHP milletinde ve milletinde erimiş bir kahramanlık mefkuresidir. Allah'ın dağına göre kar verdiğini biliyorum. 30 Aralık 2022 Cuma günü Ankara'nın Çukurambar semtinde hunhar bir suikast vuku buldu. Sislerin dağılması, önünün ve ardının aydınlığa kavuşması için beklemeye başladık. Her gelişmeyi yakından takibe başladık. Ortada güpegündüz işlenmiş bir cinayet vardı. Kanlı saldırı gerçekleştikten hemen sonra MHP'ye organize ve örgütlü bir saldırı ivme alarak hız kazandı.
Tüm FETÖ'cüler partimize karşı algı operasyonlarıyla yeni bir kalkışma başlattılar. Cinayetin gölgesi MHP'ye düşürülmek istendi. Bir iç hesaplaşmanın olduğu iddia edildi. Böyle zamanlar duygusal taşkınlığın akli melekeleri kilitlediği zamanlardır.
HDP'den CHP'ye, komünistten FETÖ'cüsüne bizi cinayetle aynı karede göstermek gibi vahim bir günaha ortak oldular. Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz. Unutmayacak.
Adına zafer denilen bir partinin ümitsiz vakanın 'Hepimiz katilin kim olduğunu biliyoruz' açıklamasıyla savcıların alanına giren bir açıklama yaptı. Bu savcıların ana görevi olduğu çağrım ve görevimdir. Şimdi de parti binalarına 'Yerli ve milli katil kim' yazacak kadar yerin dibine geçtiler.
Binlerce FETÖ hesabı açıldı. Pensilvanya menşeli sosyal medya saldırıları yaşandı. Azılı MHP düşmanları bu konuyu gerçek mecrasından saptırarak siyasi hesaplaşmaya çevirdiler. TBMM'de yuvalanan terör seviciler meseleyi kanatmayı denediler.
"KILIÇDAROĞLU, YÜREĞİN VARSA BURAYA GEL"
Aleyhimizde aslı olmayan iddialar başta CHP olmak üzere teröristlerin, bölücülerin, mankurtların, devlet ve millet muhaliflerinin eline tutuşturulup meseleyi sahiplenmeleri için siyasi istismar ortamı açıldı.
Milletvekilimiz ahlaksızca suçlandı. Başkanlık divanı üyesi arkadaşlarım töhmet altında bırakıldı. MHP'ye cinayetin ihale edilmesi amacıyla şiddetli bir cephe açılıp, ittifakla harekete geçildi. Ülkücüyü öteki gören, Mehmetçik katilleriyle işbirliği yapan Kılıçdaroğlu da suskunluğumuzun nedenini sorma gereği duydu. Edebimiz el vermez, edepsizlik edene. Susmak en güzel cevap edebi elden gidene. Suskun değilim; seviyesi ithamlarınızı seyredip gerekli notlarımı alıyorum. Bu siyaset defosu, gençlerimizin mafyacılık oynadığını ileri sürdü. Bak Sayın Kılıçdaroğlu senin sağında solunda konuşlanan teröristlerle Ülkücü Türk gençliğini karıştırma; bu gaflete kapılma. Sen teslim olmuşsun, sen ihanete el sallamış bir kimliksizsin. Azılı katillerin dümen suyuna girmişsin. Kılıçdaroğlu şayet yüreğin varsa buraya gel. Tek bir evladımı al da senin ciğerinin kaç okka olduğunu görelim.
CHP demek; HDP ve PKK ile koyun koyuna yatan parti demektir. Böylesi tezgahlara karnımız toktur. MHP'yi de bilen bilir, CHP'yi de bilen bilir. Elinde ülkücü kanı olanlardan ne duyacağımız ne öğreneceğimiz vardır. Kılıçdaroğlu neleri bildiğini, kimlerin kulağına ne fısıladığını açıklamak durundadır.
MHP'yi uyuşturucu çeteleriyle, kiralık tetikçilerle, cinayet örgütleriyle eşitlemeye niyetlenmiş kim varsa şerefsiz kere şerefsizdir. Bizim üzerimize kan sıçratmak, katil yaftası vurmak Türkiye'yi kavga iklimine çekmek için el avuşturan kim varsa şerefsiz kere şerefsizdir. MHP'ye çamur atıp, 2023 seçimlerini zillet ittifakının lehine dönüştürmek için ganimet avcılığına soyunanlar şerefsiz kere şerefsizdir. FETÖ ile Pensilvanya'da işbirliği yapıp, MHP'nin üzerine saldırmak isteyen kim varsa şerefsiz oğlu şerefsizdir.
"HUKUKA HAVALE EDECEĞİZ"
MHP'yi bu cinayetle irtibatlandıranlar, ispat etmezlerse şerefsizdir. Peşlerini bırakmayacağımızı bilmelerinde yarar vardır. Genel Başkan olduğum süre içinde sır olarak sakladığım görevden alma nedenlerini yeri geldiğinde paylaşırım. Hayatları boyunca bir ülküdaşımızın elinden tutmamış, hayrı dokunmamış ne kadar haşarat varsa cinayeti malzeme olarak kullanmaktadır. Bizim vampirlerle işimiz olmayacaktır. Hakkımızı ve hukukumuzu ziyan ettirmeyeceğiz. Bizi karıştırmak isteyenleri hukuka havale edeceğiz. MHP'yi mafyayla ilişkilendirmek cürümdür, cinnettir. Mafyadan ülkücü olmaz. Müfteriden ülkücü olmaz. Davamız hak arayanların iç sesidir. Davamız Türklüğün bayraktarlığıdır. Davamız Allah yoludur.
Gönder