Memleket Partisi Esenyurt İlçe Başkanı Tanju Karakuş, örgütüyle birlikte; pazar günü yapılacak cumhurbaşkanı seçiminde Millet İttifakı'nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini açıkladı. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da "Bizler 28 Mayıs'ta 'Ne zaman uygun olursa evlenebilir' diyen çocuğun karşısında '18 yaşına kadar herkes çocuktur' diyenler arasında bir tercih yapacağız. 28 Mayıs'ta bizler, vatanını gerçekten sevenlerle, -lafla değil- özde sevenlerle vatanı işine geldiği zaman parsel parsel satanlar arasında tercih yapacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı seçiminin 14 Mayıs'ta yapılan ilk turu öncesi adaylıktan çekilen Muharrem İnce'nin Genel Başkanı olduğu Memleket Partisi'nin Esenyurt İlçe Başkanı Tanju Karakuş, ilçedeki bir düğün salonunda bugün basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, CHP Esenyurt İlçe Başkanı Hüseyin Ergin ve Memleket Partili yurttaşlar da katıldı.
TANJU KARAKUŞ: 100 BİN İMZA SÜRECİNDE EN FAZLA KATKIYI BİZ SUNDUK
Pazar günü yapılacak seçimlerde, Millet İttifakı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceklerini açıklayan Tanju Karakuş, şunları söyledi:
"Zor şartlarda geleceği için, değişim için gecesini gündüzüne katan kıymetli örgütüm, maddi imkansızlıklara rağmen ayakta duran ve durmaya devam eden tüm arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum. İlçe binamızı birlikte kurduk. İmece usulü kimi boya yaptı, kimi sandalye taşıdı, kimi evindeki bilgisayarını getirdi. Kısa süre içerisinde 43 mahallemizin 41'inde örgütlendik, mahalle başkanlıklarımızı kurduk, 100 bin imza sürecinde Esenyurt olarak en fazla katkıyı biz sunduk. İlk seçimime girmemize rağmen kura sonucu 300 kişi ile sandık kurulunda görev aldık, tüm okullarda okul başkanlarımızı atadık. Sandık güvenliğini aldık. İçimizdeki yazılımcı ve programcı arkadaşlarımızın emeği ile kendi seçim sistemimizi kurduk. Verileri anlık ve güvenli şekilde aldık. Tüm bu gayret ve emeğimizin elbette ki bir sebebi vardı. O da Sayın Genel Başkanımız Muharrem İnce'nin dediği gibi 'Türkiye'nin değişime ihtiyacı vardır' sözüydü.
"BU MEMLEKET BİZİM"
Bizler Sayın Muharrem İnce'nin liderliğinde yol yürüdük ve yürümeye de devam edeceğiz. Bizim söylemimiz, Mustafa Kemal Atatürk'ün yolundan dedik, mavi dedik, yani memleket, adalet, vicdan, işsize iş dedik. İnandığımız doğrular için samimi olduk ve sadece çalıştık. Bu ülkenin genç bir evladı olarak aynı zamanda ben, bir babayım, 2 kız çocuğum var. Onların geleceği için, ülkenin çağdaş, demokratik, laik ve hukuk sistemi ile muasır medeniyetler seviyesinde olmasını isterim. Çocuklarımız için, geleceğimiz için, kaygılarımın olmadığı bir ülke istiyorum. Mesela ben kız çocuklarımın saçlarının rüzgarda özgürce dalgalanıp mutlu ve kaygısız gezmesini istiyorum. Son günlerde televizyonlarda ve gazetelerde sıkça şunu duyuyoruz, 'Gençler yurt dışına gitmek istiyor'. Gençler, arkadaşlarım, bizler hiçbir yere gitmiyoruz. Bu memleket bizim. Başka memleket yok, memleket gibisi de yok. Bu sokaklar, bu göller, bu dereler, bu ovalar, bu ormanlar bizim.
"KARARI OY BİRLİĞİYLE, BİR FİRE BİLE VERMEDEN ALDIK"
Sokaklarını biz temizlemezsek kimse temizlemez, ağaçlarını biz sulamazsak kimse sulamaz, göllerine biz bakmazsak kimse bakmaz. Göllerini biz temizleyeceğiz, ormanlarını biz koruyacağız, yollarını süpüreceğiz. Yanan ormanların ağaçlarını yeniden biz dikeceğiz. Umutlarınızı yeşertin, hiçbir yere gitmek yok. 14 Mayıs seçimlerinde Genel Başkanımız Muharrem İnce adaylıktan çekildi, sorumluluk aldı, gereğini yaptı. Örgütümüzü de özgür bıraktı. Şimdi önümüzde ikinci tur seçimleri vardır. 28 Mayıs cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Memleket Partisi Esenyurt olarak bizlerin tavır ve tutumuzun ne olması gerektiğini ilçe yönetimi kurulu ile gençlik ve kadın kolları yöneticilerimiz ile birlikte toplantı yaparak belirledik. Yönetim kurulu, oy çokluğu ile değil, oy birliği ile bir fire bile vermeden aynı kararı almış bulunuyoruz.
"KILIÇDAROĞLU'NU DESTEKLEYECEĞİZ"
Gerekçemiz, bizlerin gelecek kaygısı yaşamadan ülkemizin daha aydınlık bir geleceğe sahip olmasını istiyoruz. Bizler sadece sandığa gidip oy veren değil, aynı zamanda toplumunda önünde olan siyasetçileriz. Sorumluluğumuz var ve belli bir kitlemiz vardır. Hiçbir şey yapmadan sadece bakmanın benim için doğru olmayacağını düşündüm. Aynı mahallenin insanlarıyız, aynı yöne bakıyoruz. Bu kararı alırken siyasi bilgisine inandığım abilerimle konuştum, kendi örgütüm ile de aynı düşüncedeyiz. Ben de onların bir noktada sözcüleri durumundayım. Tüm bu duygu ve düşünceler içerisinde kesin kararımız şudur ki 28 Mayıs cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimlerinde Millet İttifakı adayı olan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı almış bulunmaktayız. Bu kararın milletimize devletimize hayırlı olmasını diliyorum."
HÜSEYİN ERGİN: BİZ YALAN YANLIŞ PANKARTLAR ASMAYIZ
Karakuş'un ardından konuşan CHP Esenyurt İlçe Başkanı Hüseyin Ergin de şunları dile getirdi:
"Tanju arkadaşımızla yolumuz ilk defa kesişmiyor. Uzun yıllara dayanan bir arkadaşlığımız ve birlikte çalışmışlığımız var. Gençlik kollarında aynı dönemlerde, aynı örgüte hizmet ettik ve bundan da onur duyuyorum. Çok değerli, çok karakterli bir arkadaşımızdır. Kendisini bu davranışıyla da göstermiştir zaten. Bir sürece gidiyoruz. Çok değerli Türkiye'nin saygı duyduğu ve beğendiği bir genel başkan ve ittifakın cumhurbaşkanı adayı çok kıymetli genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı olacağı 28 Mayıs arifesinde bir araya geldik. Uzun yıllardır örülen demokrasi ve halkçılık duvarının üzerine herkes birer, beşer, onar, yüzer turla koyuyor. İşte o tuğlalara Tanju arkadaşımız ve ekibi koymak istedi. Bizim için çok değerlidir, başımızın üstünde yeri vardır. Buradan birileri de görsün. Burada yaşananların hiçbirisi montaj değildir. Saniye saniyesine gerçektir. Biz halkı asla aldatmayız. Halka asla yalan söylemeyiz. Halkın karşısına çıkıp da asla yalan, yanlış broşürler, pankartlar asmayız. Geliyor gelmekte olan. Vatan için, ulus için, halkların kardeşliği için hayırlı uğurlu olsun."
KEMAL DENİZ BOZKURT: KILIÇDAROĞLU BÜTÜN TÜRKİYE'NİN UMUDUDUR
Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt da bu adımın Türkiye için de örnek olacağını umut ettiğini belirtti. Bozkurt, şöyle konuştu:
"Zira Memleket Partisi İlçe Başkanı, kendi partisinde kalmak üzere, kendi partisi aleyhinde bir şey söylemedi. Onun ilkelerine sadık kalarak ama aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir genci olarak, iki kız çocuğu babası olarak ülkesinin geleceğine duyduğu endişelerden dolayı susmadan, ülkesinin geleceğini aydınlık yarınlara taşımak için bir eylem içinde şu anda. Ben cesaretinden dolayı kendisine teşekkür ediyorum. Hepimizin, Sayın Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanı adayımızın ve muhtemel Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi ayağa kalkması lazım. Oturma zamanı değildir. Bizim cesaretle, sevgiyle, şeytanlaştırma politikalarına, iftiralara, bütün yanlışlıklara rağmen bir arada durma zamanımızdır. Tanju Başkan'ıma ve örgütün bütün üyelerine teşekkürlerimi, saygılarımı sunuyorum. Çok cesur, adil, yurtsever bir davranıştır. Umuyorum ki bu davranış, dalga dalga yürüyecektir. Sayın Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanı adayımız artık sadece birinci turda olduğu gibi Millet İttifakı'nın adayı değildir. O, bütün Türkiye'nin umududur. Birliğin, barışın, kardeşliğin umududur. Birlikte yaşama iradesinin cesaretidir. Adaletin temsilcisidir. Dolayısıyla artık sadece bize ait değildir. Türkiye ittifakının adayıdır ve herkesin de bu adaya sahip çıkması önümüzdeki süreçlerde yaşayacağımız aksaklıkları yaşamamak için, birliğimiz, umudumuzun artması için çok önemlidir diyorum. Ben hem Memleket Partisi'nin bütün bileşenlerine, ilçe başkanımızın kimliğinde teşekkür ediyorum. Umudumuzu büyütelim diyorum. İnancımız güçlensin, güçlenerek artıyor. Çok değerli bir cumhurbaşkanı adayımız var. Onunla beraber herkesin rahat bir nefes alacağına inancımı burada belirtip hepinize saygılar sunuyorum."
KAFTANCIOĞLU: MÜCADELEYE KATKI SUNAN ÖRGÜTE TEŞEKKÜR EDİYORUM
Canan Kaftancıoğlu da 28 Mayıs'taki seçimin 0-0 başladığını ve bir referandum niteliğinde olduğunu söyledi. Kaftancıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizler, şahsım devleti mi yoksa Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti mi, bunun tercihini yapacağız. Biz hep beraber 28 Mayıs'ta bu ülkeyi yönetirken terör örgütleriyle iş birliği yapanların karşısında bu ülkeyi bilgiyle, birikimle, akılla, adaletle yönetecek olanlar arasında tercih yapacağız. Bizler 28 Mayıs'ta 'Ne zaman uygun olursa evlenebilir' diyen çocuğun karşısında '18 yaşına kadar herkes çocuktur' diyenler arasında bir tercih yapacağız. 28 Mayıs'ta bizler, vatanını gerçekten sevenlerle, -lafla değil- özde sevenlerle vatanı işine geldiği zaman parsel parsel satanlar arasında tercih yapacağız. Bu ülkenin bütün kaynaklarını, devletin bütün olanaklarını babalarının parası gibi çarçur edenlerle, soyanlarla bu memleketin, bu devletin, bu vatandaşın bir kör kuruşunu heba etmeyecekler arasında bir tercih yapacağız. Böylesi bir seçime giderken ve böylesi bir seçimde kimler arasında seçimin olacağının tarifi bu kadar netken böylesi bir günde 'Mesele memleketse gerisi teferruat' diyerek bu mücadelemizde bizlere güç veren, bu mücadeleye 'Biz de karınca kararınca nasıl katkı sunmamız gerekirse orada olmalıyız' diyerek olan Esenyurt Memleket Partisi'nin bütün üyelerine, yöneticilerine, ailelerine, bütün Memleket Partililere ilçe başkanımız şahsında çok teşekkür ediyorum bir kez daha.
"BİZLERİN YALAN SÖYLEME İHTİYACI YOK, KANDIRMAYA İHTİYACI YOK"
Mesele memleketse dedik, Atatürk'ün dediği gibi 'Görevini en iyi yapan, vatanını en çok sevendir'. Aslında biz 28 Mayıs'ta bir de sadece lafla vatan sevgisini, sadece lafla inanmadığı her şeyi söyleyenlerle bir de Kemal Kılıçdaroğlu şahsında vücut bulmuş inandıklarını, yaşadıklarını, yaptıklarını ve yapacaklarını bugüne kadar olan duruşuyla ispat etmiş ve bundan sonra da devleti yöneterek sürdürecek olan kişiler arasında tercih yapacağız ama bu seçim sadece kişilerin seçimi olmayacak. Bu seçim bir anlayış değişikliği seçimi olacak. Bu seçim hep beraber Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını demokrasiyle taçlandırıp taçlandıramayacağımızı gördüğümüz ve o mührü basacağımız bir seçim olacak. Şunu hiç unutmayın. 14 Mayıs'ta sarstık. Hepimiz birinci turda biteceğine, bizler en azından inanıyorduk. Birinci turda fırsat bulup da yüzde 50'yi geçemedikleri için ikinci turda hepimiz o mührü basacağız ve kendimiz için değil, bugünümüz ama daha önemlisi yarınımız için bu sonucu hep birlikte oluşturacağız diyorum. Sizlerden, bu salonda bulunanlardan ufacık bir istirhamım var. Bu seçim, herhangi bir seçim değil. Bu seçim Cumhuriyetimizin, bizlerin, çocuklarımızın, evlatlarımızın, bizim gibi düşünmeyenlerin de bir varlık yokluk seçimi olacak. Bu topraklarda hepimizin özgürce ve refah içinde yaşayabilmesinin belki de son seçimi olacak. O nedenle sizlerden istirhamım, 14 Mayıs'ta sandığa gitmiş, Cumhur İttifakı'na oy vermiş ya da 14 Mayıs'ta sandığa gitmemiş kişilerle bir araya gelerek ve onları ikna ederek çünkü bizler ikna edebiliriz. Bizlerin yalan söyleme ihtiyacı yok, kandırmaya ihtiyacı yok.
"KILIÇDAROĞLU CUMHURBAŞKANLIĞINDA BU ÜLKEYE NEFES ALDIRACAĞIZ"
Neyse olanı anlatarak ve bu seçimin öneminden söz ederek bu kişileri sandığa götürmek gibi hepimizin bir vatandaşlık ve geleceğe karşı bir sorumluluğu var. İstanbul'da sandığa gitmeyen yaklaşık bir milyon vatandaşımız var. Bizler sandığa gitmeyen vatandaşlar, genç kardeşlerim özellikle bu duyguyla kendilerine ulaştığımızda sandığa gideceklerini biliyoruz. Asla umutsuz olmayın. 2019 yılında İstanbul halkı, sizler, bizler hep beraber yapılmaz denileni yaptık. Vermez dedikleri seçimi hep beraber söke söke aldık. O gün İstanbul için yaptık. Bugün İstanbulluya daha büyük sorumluluk düşüyor. Ben her zaman diyorum ki yaparsın İstanbul. Bu defa 86 milyon için yaparsın. İstanbul'dan hep beraber ayağa kalkıp o sandıklara bu duyguyla gittiğimizde bu defa 86 milyon için görevimizi hep birlikte yerine getirmiş olacağız. Bu salondan çıktıktan sonra hepimizin yapacağı tek iş, sandığa gitmeyen genç kardeşlerimizi bulacağız. Cumhur İttifakı'na oy vermiş kişilere kızmadan, onların hiç suçu yok. Biz Kemal Kılıçdaroğlu şahsında vücut bulan aklın, adaletin, erdemin, iyiliğin, gelecek aydınlık bir Türkiye'sini anlattığımızda onların oyunu alacağız ve hep beraber 29 Mayıs sabahı Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanlığında bu ülkeye nefes aldıracağız diyorum."
Gönder