adscode
adscode
adscode

Kuş gribi bilmecesi İnsana çok yakın bir ara türe geçti

Virüsün insana çok yakın bir ara türe geçmiş olması köpek gelincik tutunma mutasyonunun kritik eşiğe gelmiş olabileceğini gösteriyor Çok ciddi şekilde izlenmeli dedi

Kuş gribi bilmecesi İnsana çok yakın bir ara türe geçti

Son günlerde kuş gribi mutasyonuna bağlı hastalıkların sıkça görülmesi bir sonraki pandemi kuş gribi bağlantılı olabilir mi sorularını akıllara getirdi. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, "Grip pandemi tehdidi bakımından tıpkı koronavirüs gibi yakın takipte tuttuğumuz iki virüsten bir tanesidir. Kuş gribinin yakın izlemde olan 4-5 tane alt grubu var. Bunlar insana sıçramayı başarabilmiş türlerdir. Kümes hayvanlarını hasta edip onları hızlıca öldüren ve yayılan kuş gribi, peki insana bulaştığı zaman insandan insana bir yayılım olur mu sorusu gündeme geliyor. Hayvandan insana sıçrayan virüslerdeki en önemli kaygımız; Covid-19 salgınında olduğu gibi insandan insana adaptasyonunu tamamlar ve bulaşmaya başlarsa o zaman bağışıklığımız olmadığı için yeni bir pandemiyle karşılaşabiliriz. Bu son iki yıldır çok ciddi bir hareketlilik var. Çok ciddi izlemlenen alt türler var, yeni alt türler insana da bulaşmayı başardı ve H5, H7, H3, H9 ile hatta H10 dediğimiz gruplardan yeni sıçramalar var" dedi.


KUŞ GRİBİ VİRÜSÜ, İNSANA ÇOK YAKIN BİR ARA TÜRE GEÇTİ
Nisan ayı başında Asya-Pasifik ülkelerinde 240 insan vakasının tespit edildiğini aktaran Prof. Dr. Şenol, sözlerine şöyle devam etti: "Kuş gribinde ölüm oranı yüzde 30-50 arasında değişmekle birlikte çok yüksektir. İnsandan insana yayılım bakımından henüz bizi tedirgin edecek bir düzey olmamakla birlikte insanın çok yakın ilişkide bulunduğu bazı ara canlı türlere ulaşmalar var. Yani hareketlenme başladı. 2019'da Covid başladığında 2012'den beri bu tedirginliği taşıdığımızı söylemiştim; çünkü hareketlenme başlamıştı. Şu an da hareketlenme var, bu yüzden izleniyor."

Kediler ve köpeklerin virüslerin insanlarda tutunabildiği reseptörlerin büyük bir çoğuna doğal olarak sahip olduklarını kaydeden Prof. Dr. Şenol, "Evcil hayvanlar bizimle çok yakın mesafede yaşadıkları için bizi hastalandıran şeyler onlara da tutunmayı başarıyor. Çin'deki vahşi hayvan pazarında satılan hayvanlara virüsün yarasalardan bulaşıp, o hayvanlarla yakın yaşayan insanlara yayılıp sonra da insandan insana bulaşması gibi senaryolar bakımından şu söylenebilir; virüsün insana çok yakın bir ara türe geçmiş olması hareketlenmenin, tutunma mutasyonunun kritik eşiğe gelmiş olabileceğini gösteriyor. Geldi diyemeyiz ama yakından izlemeliyiz" dedi.

Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol
"GRİP PANDEMİSİ COVID'DEN DAHA BÜYÜK BİR FIRTINA KOPARABİLİR"
Kanadalı bilim insanları, yaptıkları bir çalışmayla kuş gribinin gelincikler arasında etkin bir şekilde yayıldığını tespit etti. Prof. Dr. Şenol bu konuya yönelik şunları söyledi: "Bilimin Covid'den önceki öngörü modelleri, bizi bir grip pandemisine hazırlıyordu ve grip pandemisi senaryosu Covid'den daha büyük bir fırtına koparabilir, çok daha hızlı yayılabilir. Ölüm oranları yüzde 30 ila 50 olabilir. Ancak bunun yakından izlenmesi bu duruma hazır olduğumuzu göstermiyor. Kuşlarda bulunan grip türlerinin insanla yakın temasta olan ara türlere geçmeye başlaması, insana bulaşma ve insandan insana geçiş adaptasyonu tamamlama bakımından kritik izlemlenmesi gereken süreçleri oluşturur. Bundan sonra başımıza gelecek pandemilerin iki tane en olası etkeni var; bunlardan biri yine koronavirüsler ama grip daha yüksek bir ağırlık taşıyor çünkü gribin doğada yabani hayatta karşılığı var."


GELİNCİK, VİRÜSÜ TAŞIMAK AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR TÜR
Prof. Dr. Şenol, yaşadığımız yüzyılın viral bir yüzyıl olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yamalı bir global yaşantımız var; ağır bir yoksulluk, geleneksel vahşi hayvan pazarları, vahşi hayvan ticaretinin yapıldığı Afrika, Asya ülkeleri, arka bahçe kümes hayvancılığı, bu ara hayvanlar yani gelincikler insanla tekrar temasa gelip tekrar doğaya dönebilecek ve bu mutasyon sürecini kolaylaştıracak ara yüzlerdir. Gelincik kümes hayvanlarına virüsü taşımak bakımından önemli bir türdür. Bilim hiçbir zaman bir korku filmi senaryosu çıkarmaz, çıkardığı tüm modellemelerin karşılığı vardır."

Tıpkı depreme dayanıklı evler yapmak gibi pandemiye dayanıklı sağlık sistemleri ve alarm sistemleri kurmak gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Şenol, "Kuş gribinin gelincik ve köpek gibi ara yüzlere bulaşıyor olması, bulaşmayı kolaylaştıracaktır. Virüsler evrimin kralıdır. Üç kuşakta gerçekleşecek evrimi üç saniyede bir konakta yapar. Dolayısıyla sağ kalım refleksi bakımından en iyi formu bularak kendilerini gerçekleştirme programındadırlar. Bizimle el sıkışmaya çalışıyorlar. Bunun karşılığı ise alınacak önlemlerden geçiyor" diye konuştu.


10 YIL İÇİNDE BİR PANDEMİ GÖRME OLASILIĞI YÜZDE 25-30
Prof. Dr. Şenol, 2002'de kurduğumuz modele göre 2025 yılında bir pandemi görülme olasılığının yüzde 38 olduğunu söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunun ya gripten ya da koronavirüsten geleceğini düşünüyorduk ve bu gerçekleşti. Şimdi 10 yıl içinde bir pandemi görme olasılığının da yüzde 25-30 olduğunu öngörüyoruz; çünkü maalesef dünya bu tarafa hala yatırım yapmıyor. Tüm bunlar karşısında bireylerin endişelenmesi de doğru değil; çünkü bireysel olarak yapabilecekleri bir şey yok ama ülkelerin çok hazırlıklı olması lazım. Aşı teknolojileri konusunda da dünyadaki sisteme entegre olmaları lazım. Pandeminin başında da gördüğümüz gibi herkes aşısını, maskesini kendine saklayabilir ve dünyada bazı coğrafyalar kaderleriyle baş başa bırakılabilir.

Birinci basamağı ve alarm sistemleri güçlü olmayan hiçbir ülke, başka ülkelere eğitim, sağlık ve gereksinimler açısından muhtaç olan ve oralara seyahat edecek olan hiçbir ülke yeni pandemilere hazır değil. Sadece bazı ülkeler iki üç ay içinde aşı hazırlayabilir ve iki üç ayın sonunda hastalıkları ölümcül olmaktan çıkarabilir. Yayılmasını kimse önleyemez. Yayılması sırasında tekrar başımıza gelecek sıkıntılar, alacağımız hizmetlerde düşeceğimiz sıkıntılar konusunda hiçbir ülkenin hazırlığı yok. 2-3 aylık büyük bir fırtına olur ama bazı ülkeler üçüncü ayın sonundan itibaren insan ölümlerini kontrol etmeye başlayabilir."

Dr. Semih Tareen
"PANDEMİ RİSKİ HER ZAMAN VAR"
Çalışmalarını ABD'de sürdüren Virolog Dr. Semih Tareen ise insanoğlunun virüs kapmaya daha açık bir hale gelmediğini, sadece insanların artık daha kalabalık ve virüsleri bulaştıran hayvanlarla beraber yaşamaya devam ettiğini söyledi.

Bu nedenle pandemi risklerinin her zaman olacağını söyleyen Dr. Tareen, "Virologlar ve bilim insanları koronavirüslerden ziyade bir grip virüsü kaynaklı tehlikeli bir pandemi olacağından endişe ediyorlardı. Bunun için Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Amerika'daki Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC) dünyadaki grip vakalarını özellikle de kuş gribi ile domuz griplerini yakından takip ediyor. Bunun sebebi de hayvancılığın olduğu yerlerde hayvanlarla insanların iç içe yaşıyor olmasıdır. Bu tür yerlerde herhangi bir kuş gribinin insanlara geçme olasılığı daha yüksektir. Bu yüzden grip virüsleri çok daha yakından takip ediliyor. 1918 senesinde çok büyük bir grip salgını oldu ve bunun aynısı mutlaka yine olacaktır" dedi.


"YENİ PANDEMİYE DAHA HAZIRLIKLIYIZ"
Yeni bir pandemi olması durumunda eskisine göre daha hazırlıklı olduğumuzu kaydeden Dr. Tareen, şunları söyledi: "Artık teknoloji sayesinde taramalar çok daha hızlı yapılıyor. Yeni gelişen aşı teknolojileri özellikle de mRNA aşı teknolojileri sayesinde çok daha kısa bir sürede aşıların geliştirilebileceğini tahmin ediyoruz. Ancak bu, her pandemiye garanti bir aşı bulunacağı anlamına gelmiyor. Covid-19'da şanslıydık, aşısı bulunmayabilirdi çünkü aşısı bulunmayan pek çok virüs var hatta pandemik olarak da aşısı olmayan HIV (AIDS'e yol açan virüs) var ve bunun aşısı yok ve dünyada yayılmaya devam ediyor."

"AŞI KARŞITLARI 300 YIL ÖNCE DE VARDI"
Pandemiden ders alanlar olduğu gibi almayanların da olduğunu kaydeden Tareen, "Her pandemide olduğu gibi komplo teorileri üretenler yine olacak veya aşı karşıtları olacak. 300 sene önce ilk aşı çıktığı zaman da aşı karşıtları vardı bugün de var ve olmaya devam edecekler. Hükümet çapında derslerin alınması da önemli. Erken teşhis, erken tanı ve karantinaların erken yapılması ile yayılımı önleyerek pandemiyi engellemek önemlidir. Bu nedenle umuyorum ki hükümetler bu dersleri almıştır. Bu noktada virolojinin ne kadar önemli bir çalışma branşı olduğunu da tekrar hatırlamış olduk. Dünyanın özellikle viroloji alanında uzmanlaşmış biyologlara ihtiyacı var. Bilimin doğru takip edilmesinin ne kadar önemli olduğunu Covid-19 pandemisiyle anladık. Bilimi doğru takip ederek gelecekteki pandemilere daha hazırlıklı olabiliriz. Doğru bilim haberciliği de bu açıdan çok önemlidir" diye konuştu.

adscode

İlk Yorumu Siz Yapın

Gönder